Dönüşümüz muhteşem oldu demek isterdim ama bir gençlik filmi hüsranıyla karşı karşıya kaldık. Ayyy tamamen bilinçaltıma atmışım filmi şimdi yazarken aklıma geldi. Filmin ismi "The Perks Of Being A Wallflower" türkçesi "Saksı Olmanın Faydaları". Filmin isminde meymenet yok bir kere. Neyse konuya geçeyim. Aslında teyzesi tarafından cinsel istismara uğrayan bir çocuğun bunu tamamen unutmaya çalışması ve bu dönemde yaşadığı psikolojik sıkıntılarla edindiği arkadaşlarının hikayesini anlatıyor. Ama arkadaşların hiçbiri normal değil ve çok çirkin bir şekilde Amerikan gençliğinin cinselliğe bakış açısını görüyorsunuz. İstenseydi istismar konusuyla çok hoş bir film çekilebilirdi. Ama film hoş olmak bir yana çok boştu! Filmde Emma Watson ve Logan Lerman başrolde. Siz izlemeyin, boşa vakit harcamayın!
Gelelim Django'ya. Sevgili Quentin Tarantino'nun son filmi. Zenci bir köle beyaz bir kelle avcısı tarafından satın alınır ve özgür bırakılır. İlk başta sadece bir işte yardım etmek için anlaştığı beyaz adam Django'nun iyi iş çıkardığını görünce birlikte çalışmaya başlarlar. Beyaz adamın amacı para kazanmak, Django'nun ki ise köle olan eşini bulmak ve onu geri almaktır. Zamanla beyaz adam Django'ya destek olmaya karar verir ve birlikte Leonardo Di Caprio'nun çiftliğine giderler. Onu kandırıp Django'nun eşini almaya çalışırlar nitekim gerçekler su yüzüne çıkar. Beyaz adam ölür Django tekrar köle olarak satılır, eşi de ayrı bir çiftliğe gönderilir. Ama usta tetikçimiz Django kurtulur, eşini bulur, çiftliğe geri döner ve intikamını alır.
Filmin işlenişi gayet güzeldi. Çok fazla kan vardı, adamlar her vurulduğunda etleri parçalanıyordu ama Tarantino nasıl yapıyorsa arkadaş bu sahneler insanı rahatsız etmiyor, midesini kaldırmıyor. Bir tek köpek sahnesi vardı orayı izleyemedim. Köleliği ve zencilere yapılan eziyeti güzel anlatmış. Oyunculuklar zaten çok iyiydi. Biraz uzun gelebilir ama ne yaparsınız Tarantino işte :)) Film izlenesi. Hepinize tavsiye ederim.
İyi seyirler..